Etkili Dualar Dua Sitesi

Uykudan Önce Yapılan Dualar

Uykudan Önce Yapılan Dualar

Uykudan Önce Yapılan Dualar

Uykudan Önce Yapılan Dualar

Uyumadan Önce Yapılacak Şeyler

1) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Kişi yatağa yatar da orada Allah’ı zikretmezse kendisi için kıyamet gününde bir hasret ve pişmanlık olur. Kim de bir mecliste oturur da orada Aziz ve Celil olan Allah’ı zikretmezse kıyamet gününde kendisi için bir hasret ve pişmanlık olur.”

Ebu Davud 5059

2) Muaz bin Cebel (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Müslüman, abdestli olarak Allah’ı zikrederek yatıp da geceleyin uyanıp, Allah Azze ve Celle’den dünya ve ahiretin hayırını isterse, Allah Azze ve Celle ona o istediğini mutlaka verir.”

Ebu Davud 5042, İbni Mace 3881

3) Bera bin Azib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Yatağına geldiğin zaman, namaz için aldığın abdest gibi abdest al! Sonra sağ tarafının üzerine yat ve:

اَللَّهُمَّ أَسْلَمْتُ نَفْسِي إِلَيْكَ، وَوَجَّهْتُ وَجْهِي إِلَيْكَ، وَفَوَّضْتُ أَمْرِي إِلَيْكَ، وَأَلْجَأْتُ ظَهْرِي إِلَيْكَ، رَغْبَةً وَرَهْبَةً إِلَيْكَ، لاَ مَلْجَأَ وَلاَ مَنْجَى مِنْكَ إِلاَّ إِلَيْكَ، آمَنْتُ بِكِتَابِكَ الَّذِي أَنْزَلْتَ، وَ نَبِيِّكَ الَّذِي أَرْسَلْتَ

Ey Allah’ım! Kendimi Sana teslim ettim. Yüzümü Sana çevirdim. İşimi Sana ısmarladım. Rızanı isteyerek, azabından korkarak sırtımı Sana dayadım, Sana sığındım. Sana karşı yine Senden başka sığınak yoktur. İndirdiğin kitaba ve gönderdiğin Nebîne iman ettim, diye dua et! (Böyle yaptığın takdirde) ölürsen fıtrat üzere ölürsün. Bunlar senin son sözlerin olsun!”

Buhari 13/6249, Müslim 2710/57, Ebu Davud 5046, Tirmizi 3616, İbni Mace 3876

4) Hafsa (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), uyumak istediği zaman sağ elini sağ yanağının altına koyup sonra üç defa şöyle dua ederdi:

اَللَّهُمَّ قِنِي عَذَابَكَ يَوْمَ تَبْعَثُ عِبَادَكَ

“Ey Allah’ım! Kullarını hesaba çekmek üzere tekrar dirilttiğin gün beni azabından koru!”

Ebu Davud 5045, Tirmizi 3620, İbni Mace 3877

5) Huzeyfe (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), uyumak istediği zaman şöyle dua ederdi:

اَللَّهُمَّ بِاسْمِكَ أَمُوتُ وَأَحْيَا

“Ey Allah’ım! Senin isminle ölür ve Senin isminle yaşarım.”

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) uykudan uyanınca da şöyle dua ederdi:

اَلْحَمْدُ لِلهِ الَّذِي أَحْيَانَا بَعْدَمَا أَمَاتَنَا وَإِلَيْهِ النُّشُورُ

“Bizi öldürdükten sonra (tekrar) dirilten Allah’a hamd olsun ki dönüş onadır.”

Buhari 13/6250, Müslim 2711/59, Ebu Davud 5049, İbni Mace 3880, Tirmizi 3639

6) Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) bir adama:

“Yatağına yattığın zaman şöyle dua et dedi:

اَللَّهُمَّ خَلَقْتَ نَفْسِى وَأَنْتَ تَوَفاَّهاَ، لَكَ مَماَتُهاَ وَمَحْياَهاَ، إِنْ أَحْيَيْتَهاَ فَاحْفَظْهاَ وَإِنْ أَمَتَّهاَ فَاغْفِرْ لَهاَ، اَللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ الْعاَفِيَةَ

‘Ey Allah’ım! Nefsimi Sen yarattın ve onu Sen öldüreceksin. Nefsimin hayatı ve ölümü Senin içindir. Eğer nefsimi sağ bırakırsan, onu koru. Eğer onu öldürürsen, onu affet. Ey Allah’ım! Kuşkusız ki ben Senden afiyet istiyorum!’

Adam, Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma)’ya:

–Sen bu duayı Ömer (Radiyallahu Anh)’dan mı (yani babandan mı) işittin? diye sordu.

Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma):

–Ben bu duayı Ömer (Radiyallahu Anh)’dan daha hayırlı olan Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den işittim dedi.”

Müslim 2712/60

7) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Biriniz yatağına girdiği zaman… sağ tarafına yatsın ve şöyle desin:

بِاسْمِكَ رَبِّي وَضَعْتُ جَنْبِي، وَبِكَ أَرْفَعُهُ، إِنْ أَمْسَكْتَ نَفْسِي فَارْحَمْهَا، وَإِنْ أَرْسَلْتَهَا فَاحْفَظْهَا، بِمَا تَحْفَظُ بِهِ عِبَادَكَ الصَّالِحِينَ

Rabbim! Senin isminle yanımı (döşeğe) koydum ve Rabbim! (Yine) Senin isminle onu kaldırırım. Eğer nefsimi (öldürüp de onu yanında) tutarsan ona merhamet et. Eğer nefsimi (öldürmez de onu tekrar bu âleme) gönderirsen salih kullarını koruduğun şeylerle onu da koru.”

Buhari 13/6257, Müslim 2714/64, Ebu Davud 5050, İbni Mace 3874

8) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yatağına girdiği zaman şöyle dua ederdi:

اَللَّهُمَّ رَبَّ السَّمَوَاتِ وَرَبَّ الأَرْضِ وَرَبَّ كُلِّ شَيْءٍ، فَالِقَ الْحَبِّ وَالنَّوَى، مُنَزِّلَ التَّوْرَاةِ وَالإِنْجِيلِ وَالْقُرْآنِ أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ كُلِّ ذِي شَرٍّ أَنْتَ آخِذٌ بِنَاصِيَتِهِ، أَنْتَ الأَوَّلُ فَلَيْسَ قَبْلَكَ شَيْءٌ، وَأَنْتَ الآخِرُ فَلَيْسَ بَعْدَكَ شَيْءٌ، وَأَنْتَ الظَّاهِرُ فَلَيْسَ فَوْقَكَ شَيْءٌ، وَأَنْتَ الْبَاطِنُ فَلَيْسَ دُونَكَ شَيْءٌ، اِقْضِ عَنِّي الدَّيْنَ وَأَغْنِنِي مِنْ الْفَقْرِ

“Ey göklerin, yerin ve herşeyin Rabbi olan Allah’ım! Taneyi ve çekirdeği yaran, Tevratı, İncili ve Kur’an’ı indiren Allah’ım! Her şerlinin şerrinden Sana sığınırım. Onun alnından tutan Sensin. Evvel Sensin, Senden önce hiçbir varlık yoktur. Zahir Sensin Senin üstünde, hiçbir varlık yoktur. Bâtın Sensin, Senden ilerde hiçbir varlık yoktur. Benden borçlarımı öde ve beni fakirlikten kurtar.”

Ebu Davud 5051, Müslim 2713/61, Tirmizi 3622, İbni Mace 3873

9) Enes (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yatağına girdiği zaman şöyle dua ederdi:

اَلْحَمْدُ ِللهِ الَّذِي أَطْعَمَنَا وَسَقَانَا وَكَفَانَا وَآوَانَا فَكَمْ مِمَّنْ لاَ كَافِيَ لَهُ وَلاَ مُؤْوِيَ

“Bizi yedirip içiren, bize yeten ve bizi sığındıran Allah’a hamdolsun! Nice kimseler vardır ki, onların ne işlerini üzerine alıp kendilerine yeteni vardır, ne de barındıranları vardır.”

Müslim 2715/64, Ebu Davud 5053, Tirmizi 3618

10) Ebu’l-Ezheri’l-Enmarî (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) geceleyin yatağına yattığı zaman şöyle dua ederdi:

بِسْمِ اللهِ وَضَعْتُ جَنْبِي اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِي ذَنْبِي وَاخْسَأْ شَيْطَانِي وَفُكَّ رِهَانِي وَاجْعَلْنِي فِي النَّدِيِّ الأَعْلَى

“Allah’ın ismiyle yanımı (yatağa) koydum. Ey Allah’ım! Günahımı affet, şeytanımı benden uzaklaştır. Rehinelerimi çöz ve beni yüce meclislerde yap!”

Ebu Davud 5054

11) Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) her gece yatağına girdiği zaman avuçlarını birleştirir içlerine İhlâs, Felak ve Nas Surelerini okuyarak üfler ve ellerini vücudundan ulaşabildiği yerlere önce, başının üzerinden yüzünden ve vücudunun ön kısmından başlayarak meshederdi. Okuma ve meshetmeyi üç kere tekrarlardı.”

Buhari 11/5109, Ebu Davud 5056, Müslim 2192/50, İbni Mace 3875

12) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Yatağına girdiğinde Ayete’l-Kürsi’yi okuyanın üzerinde sabaha kadar Allah tarafından koruyucu bir melek bulunur ve şeytan ona yaklaştırmaz!”

اَللهُ لآ إِلَـهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ لاَ تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلاَ نَوْمٌ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ مَنْ ذَا الَّذِي يَشْفَعُ عِنْدَهُ إِلاَّ بِإِذْنِهِ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ وَلاَ يُحِيطُونَ بِشَيْءٍ مِّنْ عِلْمِهِ إِلاَّ بِمَا شَاءَ وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ وَلاَ يَؤُودُهُ حِفْظُهُمَا وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظِيمُ

Buhari 11/5104

13) Ebu Mesud (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Herkim bir gecede, Bakara Suresinin sonundan iki ayeti (Yani Amenerrasulu’yü) okursa, artık ona o gece kifayet eder.”

آمَنَ الرَّسُولُ بِمَا أُنْزِلَ إِلَيْهِ مِن رَّبِّهِ وَالْمُؤْمِنُونَ كُلٌّ آمَنَ بِاللهِ وَمَلآئِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ لاَ نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِنْ رُّسُلِهِ وَقَالُوا سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُ ﴿۲٨٥﴾ لاَ يُكَلِّفُ اللهُ نَفْسًا إِلاَّ وُسْعَهَا لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ رَبَّنَا لاَ تُؤَاخِذْنَا إِن نَّسِينَا أَوْأَخْطَأْنَا رَبَّنَا وَلاَ تَحْمِلْ عَلَيْنَا إِصْرًا كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِنَا رَبَّنَا وَلاَ تُحَمِّلْنَا مَا لاَ طَاقَةَ لَنَا بِهِ وَاعْفُ عَنَّا وَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَآ أَنْتَ مَوْلاَنَا فَانصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ ﴿۲۸٦﴾

Buhari 11/5103, Müslim 807/255, Tirmizi 3042

14) Ferve bin Nevfel (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Ferve, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldi ve:

−Ey Allah’ın Rasulü! Yatağıma yattığımda söyleyeceğim bir şeyi bana öğret, dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

−“Kâfirûn Suresini oku, çünkü bu sure kişiyi şirkten korur.”

قُلْ يَا أَيُّهَا الْكَافِرُونَ ﴿١﴾ لاَ أَعْبُدُ مَا تَعْبُدُونَ ﴿۲﴾ وَلاَ أَنتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ ﴿۳﴾ وَلاَ أَنَا عَابِدٌ مَّا عَبَدتُّمْ ﴿٤﴾ وَلاَ أَنتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ ﴿٥﴾ لَكُمْ دِينُكُمْ وَلِيَ دِينِ ﴿٦﴾

Tirmizi 3403, Ebu Davud 5055

15) Cabir (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Secde ve Mülk Surelerini okumadan uyumazdı!”

Tirmizi 3627

16) Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Zümer ve İsrâ Surelerini okumadan uyumazdı!”

Tirmizi 3628

17) Irbad bin Sâriye (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Musebbihat (İsrâ, Hadîd, Haşr, Saf, Cum’a, Teğâbun ve A’lâ) Surelerini okumadan uyumazdı ve Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Bunlarda bin ayetten daha hayırlı olan bir ayet vardır.”

Tirmizi 3629

18) Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yatağına girdiği zaman şöyle dua ederdi:

اَلْحَمْدُ ِللهِ الَّذِي كَفَانِي وَآوَانِي وَأَطْعَمَنِي وَسَقَانِي وَالَّذِي مَنَّ عَلَيَّ فَأَفْضَلَ وَالَّذِي أَعْطَانِي فَأَجْزَلَ الْحَمْدُ ِللهِ عَلَى كُلِّ حَالٍ اَللَّهُمَّ رَبَّ كُلِّ شَيْءٍ وَمَلِيكَهُ وَإِلَهَ كُلِّ شَيْءٍ أَعُوذُ بِكَ مِنْ النَّارِ

“Bana yeten beni barındıran, yediren ve içiren, bana iyilik edip iyiliğini arttıran, bana (nimetlerini) veren ve bollaştıran Allah’a hamdolsun. Herhal üzere Allah’a hamdolsun. Herşeyin besleyip büyütücüsü ve gerçek sahibi ve her şeyin ma’budu olan Allah’ım! Ateşten Sana sığınırım.”

Ebu Davud 5058

19) Ali bin Ebi Tâlib (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Fatıma (Radiyallahu Anha), değirmen taşından dolayı elinde meydana gelen rahatsızlığını Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e söylemişti. Bu sırada Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e bazı esirler getirilmişti.

Bunun üzerine Fatıma (Radiyallahu Anha) bir esir istemek üzere Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldi fakat evinde olmadığı için kendisini göremedi. Bu geliş sebebini Aişe (Radiyallahu Anha)’ya bildirdi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) eve gelince Aişe (Radiyallahu Anha), Fatıma (Radiyallahu Anha)’nın geldiğini kendisine haber verdi. Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize geldi ve biz yataklarımıza yatmıştık.

Biz kendisini karşılamak için yataklarımızdan kalkmak istedik. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Yerlerinizde durun’ dedi ve aramıza oturdu. Hatta göğsümün üzerinde Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in ayağının serinliğini hissettim.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Size istediğinizden daha hayırlısını göstereyim mi? Yataklarınıza yattığınız zaman:

−Otuz üç defa Subhanallah,

−Otuz üç defa Elhamdulillah,

−Otuzdört defa da Allah-u Ekber deyiniz! Bu sizin için bir hizmetçiden daha hayırlıdır,’ buyurdu.”

Ebu Davud 5062, Buhari 13/6255, Müslim 2727/80, Tirmizi 3631

20) Abdullah bin Amr (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“İki zikir çeşidi vardır ki, bunlara devam eden Müslüman, mutlaka cennete girer. Bunlar kolaydır ama bunları yapanlar azdır.

Her namazın ardında:

−On defa Subhanallah,

−On defa Elhamdulillah,

−On defa Allah-u Ekber der. Bunlar yüz elli defa söylenmiş olur. Mizanda ise bin beşyüzdür. Yatağına yattığın zamanda:

−Otuz dört defa Allah-u Ekber,

−Otuzüç defa Elhamdulillah,

−Otuzüç defa Subhanallah der. Bunlar yüz defa dil ile söylenmiş olur. Mizanda ise bindir.”

Abdullah bin Amr (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i bunları eli ile sayarken gördüm.

Sahabeler:

−Ey Allah’ın Rasulü! Bunlar kolay olduğu halde yapanlar neden az oluyor? diye sordular.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

−“Sizden biri yatağındayken şeytan ona gelir, bunu söylemeye fırsat vermeden uyutur. Namaz kılarken gelir, bunları söylemeden önce ona bir ihtiyacını hatırlatır…”

Ebu Davud 5065, Tirmizi 3633, Nesei

21) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Ebu Bekir (Radiyallahu Anh), Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e:

−Ey Allah’ın Rasulü! Sabahladığım ve akşamladığım zaman okuyacağım kelimeleri bana emret, dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de şöyle buyurdu:

−“Sabahladığın, akşamladığın ve yatağa yattığın zaman şunları oku:

اَللَّهُمَّ فَاطِرَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ، عَالِمَ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ، رَبَّ كُلِّ شَيْءٍ وَمَلِيكِهِ، أَشْهَدُ أَنْ لآ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ، أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ نَفْسِي وَشَرِّ الشَّيْطَانِ وَشِرْكِهِ، وَأَنْ أَقْتَرِفَ عَلَى نَفْسِي سُوءاً، أَوْ أَجُرَّهُ إِلَى مُسْلِمٍ

Ey göklerin ve yerin yaratıcısı! Gizliyi ve açığı bilen! Her şeyin Rabbi ve meliki olan Allah’ım! Senden başka hakkı ile ibadet olunan hiç bir ilah olmadığına şahidlik ederim. Nefsimin şerrinden, şeytanın şerrinden ve şirkinden Sana sığınırım. Nefsime kötülük etmekten veya o kötülüğü bir Müslümana götürmekten de Sana sığınırım!”

Ebu Davud 5067, Tirmizi 3760

22) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ashabına (dua) öğretir ve şöyle buyururdu:

“Sizden biri sabahladığında şöyle desin:

اَللَّهُمَّ بِكَ أَصْبَحْنَا، وَبِكَ أَمْسَيْنَا، وَبِكَ نَحْيَا، وَبِكَ نَمُوتُ وَإِلَيْكَ الْمَصِيرَ

Ey Allah’ım! Biz, Seninle sabaha ulaştık. Ve biz yine Seninle akşama ulaştık. Ve biz Seninle yaşarız. Ve biz yine Seninle ölürüz. Ve dönüş, Sanadır.”

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Sizden biri akşamladığında da şöyle desin:

اَللَّهُمَّ بِكَ أَمْسَيْنَا وَبِكَ أَصْبَحْنَا، وَبِكَ نَحْيَا، وَبِكَ نَمُوتُ وَإِلَيْكَ النُّشُورُ

Ey Allah’ım! Biz, Seninle akşama ulaştık. Ve biz yine Seninle sabaha ulaştık. Ve biz Seninle yaşarız. Ve biz yine Seninle ölürüz. Ve ölümden sonra kalkış, Sanadır.”

Tirmizi 3613, İbni Mace 3868, Ebu Davud 5068

23) Şeddat bin Evs (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“İstiğfarın efendisi şudur.”

اَللَّهُمَّ أَنْتَ رَبِّي لآ إلَهَ إلاَّ أَنْتَ، خَلَقْتَنِي وَأَناَ عَبْدُكَ وَأَناَ عَلَى عَهْدِكَ وَوَعْدِكَ ماَ اسْتَطَعْتُ أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ ماَ صَنَعْتُ أَبُوءُ لَكَ بِنِعْمَتِكَ عَلَيَّ وَأَبُوءُ بِذَنْبِي فاَغْفِرْ لِي فَإِنَّهُ لاَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ إلاَّ أَنْتَ

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Herkim bu duayı yakinen iman ederek gündüz söyler de, akşamlamadan önce ölürse o kimse, cennet ehlindendir. Kim de bunu gece yakinen iman ederek söyler de, sabah olmadan önce ölürse o kimse, cennet ehlindendir.”

Duanın Manası: “Ey Allah’ım! Sen benim Rabbimsin. Senden başka hiçbir ilah yoktur. Beni Sen yarattın ve ben Senin kulunum. Gücümün yettiği şeylerde Sana verdiğim ahd ve vaâd üzereyim. Yaptığım şeylerin şerrinden Sana sığınırım. Senin benim üzerindeki nimetini itiraf ediyorum ve günahlarımı da itiraf ediyorum. Beni bağışla. Kuşkusuz ki günahları ancak Sen bağışlarsın.”

Buhari 6244, Ebu Davud 5070, Tirmizi 3615, İbni Mace 3872

24) Abdullah ibni Mesud (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) akşam olunca şöyle dua ederdi:

أَمْسَيْنَا وَأَمْسَى الْمُلْكُ ِللهِ لآ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لآ شَرِيكَ لَهُ لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَعَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ رَبِّ أَسْأَلُكَ خَيْرَ مَا فِي هَذِهِ اللَّيْلَةِ وَخَيْرَ مَا بَعْدَهَا وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا فِي هَذِهِ اللَّيْلَةِ وَشَرِّ مَا بَعْدَهَا رَبِّ أَعُوذُ بِكَ مِنْ الْكَسَلِ وَمِنْ سُوءِ الْكِبَرِ أَوْالْكُفْرِ رَبِّ أَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابٍ فِي النَّارِ وَعَذَابٍ فِي الْقَبْرِ

“Akşama eriştik. Allah’a ait mülk de akşama erişti. Allah’a hamd olsun Allah’tan başka hakkı ile ibadet olunan hiçbir ilah yoktur O tekdir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur hamd da O’na mahsusdur. O herşeye kadirdir. Ey Rabbim! Senden bu gecenin ve ondan sonraki gecelerin hayrını istiyorum ve bu gecenin ve ondan sonraki gecelerin şerrinden de Sana sığınırım. Ey Rabbim! Tembellikten, ihtiyarlığın kötülüğünden yahut ta küfrün kötülüğünden Sana sığınırım. Ey Rabbim! Cehennem azabından ve kabir azabından Sana sığınırım.”

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sabah olunca da şöyle dua ederdi:

أَصْبَحْنَا وَأَصْبَحَ الْمُلْكُ ِللهِ لآ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لآ شَرِيكَ لَهُ لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَعَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ رَبِّ أَسْأَلُكَ خَيْرَ مَا فِي هَذِهِ اللَّيْلَةِ وَخَيْرَ مَا بَعْدَهَا وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا فِي هَذِهِ اللَّيْلَةِ وَشَرِّ مَا بَعْدَهَا رَبِّ أَعُوذُ بِكَ مِنْ الْكَسَلِ وَمِنْ سُوءِ الْكِبَرِ أَوْالْكُفْرِ رَبِّ أَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابٍ فِي النَّارِ وَعَذَابٍ فِي الْقَبْرِ

“Sabaha eriştik. Allah’a ait mülk de sabaha eriştik. Allah’a hamd olsun Allah’tan başka hakkı ile ibadet olunan hiçbir ilah yoktur O tekdir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur hamd da O’na mahsusdur. O herşeye kadirdir. Ey Rabbim! Senden bu gecenin ve ondan sonraki gecelerin hayrını istiyorum ve bu gecenin ve ondan sonraki gecelerin şerrinden de Sana sığınırım. Ey Rabbim! Tembellikten, ihtiyarlığın kötülüğünden yahut ta küfrün kötülüğünden Sana sığınırım. Ey Rabbim! Cehennem azabından ve kabir azabından Sana sığınırım.”

Ebu Davud 5071, Müslim 2723/74, Tirmizi 3612

25) Cübeyr bin Mut’im (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Ben, Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma)’yı şöyle derken işittim:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) akşam ve sabah vakitlerine eriştiği zaman şu duaları okumayı asla terk etmezdi:

اَللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ الْعَفْوَ وَالْعَافِيَةَ فِي الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ، اَللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ الْعَفْوَ وَالْعَافِيَةَ فِي دِينِي وَدُنْيَايَ وَأَهْلِي وَمَالِي، اَللَّهُمَّ اسْتُرْ عَوْرَاتِي، وَآمِنْ رَوْعَاتِي اَللَّهُمَّ احْفَظْنِي مِنْ بَيْنِ يَدَيَّ وَمِنْ خَلْفِي وَعَنْ يَمِينِي وَعَنْ شِمَالِي وَمِنْ فَوْقِي، وَأَعُوذُ بِعَظَمَتِكَ أَنْ أُغْتَالَ مِنْ تَحْتِي

“Ey Allah’ım! Kuşkusuz ki ben Senden dünya ve ahirette af ve afiyet i istiyorum. Ey Allah’ım! Kuşkusuz ki ben Senden dinim, dünyam, ailem ve malım hakkında af ve afiyet i istiyorum. Ey Allah’ım! Ayıplarımı ört, korkularımdan emin kıl. Ey Allah’ım! Beni önümden, arkamdan, sağımdan solumdan ve üstümden (gelecek belalara karşı) koru. Ve altımdan yere batırılarak helak olmaktan Senin azametine sığınıyorum.”

Ebu Davud 5074, İbni Mace 3871

26) Muaz bin Abdullah’ın babası Hubeyr (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

…Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Akşam ve sabah üç kere İhlas Suresini ve Muavvezeteyni, (yani) Felak ve Nas Surelerini oku! (Çünkü) Her şeyden sana yeter!”

Ebu Davud 5082, Tirmizi 3624

27) Osman bin Affan (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Herkim üç defa:

بِسْمِ اللهِ الَّذِي لاَ يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْءٌ فِي الأَرْضِ وَلاَ فِي السَّمَاءِ وَهُوَالسَّمِيعُ الْعَلِيمُ

Allah’ın ismiyle ki O’nun ismi ile beraber, yerde ve gökte hiçbir şey zarar veremez. O İşitici ve bilicidir derse sabaha kadar ona ansızın bir musibet gelmez. Kim de bu kelimeleri sabahleyin söylerse akşama kadar ona ansızın bir musibet gelmez,’ buyurdu.”

Ebu Davud 5088, Tirmizi 3610, İbni Mace 3869

28) Abdurrahman, babası Ebu Bekre (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir:

“Ey babacığım! Kuşkusuz ki ben, her sabah seni:

اَللَّهُمَّ عَافِنِي فيِ بَدَنِي، اَللَّهُمَّ عَافِنيِ فيِ سَمْعيِ، اَللَّهُمَّ عَافِنيِ فيِ بَصَرِي، لآ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ. اَللَّهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْكُفْرِ وَالْفَقْرِ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ، لآ إِلَهَ إِلاَ أَنْتَ

‘Ey Allah’ım! Bedenime afiyet ver. Ey Allah’ım! Kulağıma afiyet ver. Ey Allah’ım! Gözüme afiyet ver. Senden başka hak olarak ibadete layık hiçbir ilah yoktur! Ey Allah’ım! Küfürden ve fakirlikten Sana sığınırım. Kabir azabından Sana sığınırım. Senden başka hak olarak ibadete layık hiçbir ilah yoktur’ diye dua ederken duyuyorum. Bu duayı sabahleyin ve akşamleyin üçer defa okuyorsun. Bunun hikmeti nedir?

Babam:

−Kuşkusuz ki ben, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i bunlarla dua ettiğini işittim. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in sünneti ile sünnetlenmek istiyorum, dedi.”

Ebu Davud 5090, Ahmed, Nesei Amelu’l-Yevmi ve’l-Leyle, Buhari Edebu’l-Müfred

29) Rebia bin Ka’b el-Eslemî (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in kapısının yanında geceledim.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gece şöyle dua etti:

سُبْحَانَ اللهِ رَبَّ الْعَالَمِينَ، سُبْحَانَ اللهِ وَبِحَمْدِهِ

“Âlemlerin Rabbi olan Allah’ı tesbih ederim. Allah’ı hamdi ile tesbih ederim.”

İbni Mace 3879

30) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Herkim sabah ve akşam yüz defa:

سُبْحَانَ اللهِ الْعَظِيمِ وَبِحَمْدِهِ

Azim olan Rabbimi hamdi ile tesbih ederim, derse onun elde ettiğinin bir benzerini hiç kimse elde edemez!”

Ebu Davud 5091, Müslim 2692/29

31) Ubade bin Samit (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Herkim geceleyin uyanır da uyandığı zaman:

لآ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لآ شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَعَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ. سُبْحَانَ اللهِ، وَالْحَمْدُ ِللهِ، وَلآ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ وَاللهُ أَكْبَرُ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ

Allah’tan başka hakkı ile ibadet olunan hiçbir ilah yoktur, o tekdir ve ortağı yoktur. Mülk O’nundur, hamd O’nundur ve O herşeye gücü yetendir. Ben Allah’ı hertürlü noksanlıktan tenzih ederim Hamd, Allah’a mahsustur. Allah’tan başka hakkı ile ibadet olunan hiçbir ilah yoktur. Allah en büyüktür, güç ve kuvvet ancak Allah’ındır. Ey Allah’ım! Rabbim! Beni bağışla diye dua ederse o kimsenin günahları bağışlanır. Dua edecek olursa kabul edilir. Eğer kalkar da abdest alır sonra namaz kılarsa namazı kabul edilir.”

Ebu Davud 5060, Tirmizi 3636, İbni Mace 3878

Exit mobile version